Vak'a, Selanik'in Avrethisar Kazası'na bağlı Boğdançe Köyü'nden bir Bulgar kızının tahsildarlık yapan Emin Efendi ile evlenmek için Müslüman olması ve köyünden kaçarak Selanik'e gelmesiyle başlamıştır. Kız, bir gurup gayri Müslim tarafından Selanik zaptiyelerinin elinden alınarak Amerikan konsolosluğuna kaçırılmıştır. Bu sırada şehir meydanında toplanan kalabalık, kendilerine engel olmak isteyen Alman ve Fransız konsolosu katletmiş ve kızı da oradan almıştır.
Devlet, öldürülen konsolosların ailelerine tazminat ödemiş ve suçlu bulunan altı kişiyi idam etmiştir. Fakat kızı Müslümanların elinden kaçıran gayri Müslimlere dokunulmamıştır. Olanlar İstanbul'da duyulunca, medrese öğrencileri Müslümanlara haksızlık yapıldığını bahane ederek gösteriler yapmıştır. Bu gösteriler, Meşrutiyet isteyen gurupların da işlerini kolaylaştırmış ve Sultan Abdülaziz kısa süre sonra tahttan indirilmiştir.
Bu sıradan olay, Osmanlı Devleti'nin iç ve dış politikasına yansımış, uluslar arası bir mahiyet almıştır. Rusya'nın olayı bir Balkan problemi haline getirme girişimini İngiltere önlemiştir. İstanbul'da Osmanlıcılık siyasetiyle parçalanmayı önlemeye çalışan aydınlar, bu tipik olayın gösterdiği Osmanlı gerçeğini bile fark edememişlerdi.