Tarihin her devirde meşhur olarak bilinen ve hatta ezberletilmiş olan kahramanlar vardır. Bunlar daha ortaya çıkışlarından itibaren zihinlere yerleştirilir ve artık değişmez gibi görünürler. Oysa işin aslını ve ne olduğunu araştıranların böyle bir peşinciliğe kapılama lüksleri yoktur. Hal böyle olunca tarihin gölgede kalmış gerçek kahramanları, çekilmiş oldukları sessiz köşelerinde, sanki o kadir kıymet bilenleri hep bekler, dururlar. Süleyman Paşa da o gerçek kahramanlardan biridir. Tıpkı bir hazine gibi toprak altında gizlenmiş, keşfedileceği güne muntazırdır. Bu hazine yer yüzünde parlayarak kendini gösterince onun yerini gaspla almış olan sahte kahramanlar da ortaya çıkacaktır. İşte bu eser, büyük bir savaş esnasında, yaman siyasî entrikaların nasıl çevrilebileceğini gösteren bir ibret vesikasıdır. Eser, Süleyman Hüsnü Paşa'nın şahsında; Rus, Sırp ve Bulgar'ın da gerçekte kim ve ne olduğunu bir kere daha gözler önüne serecek, gerçek kimliklerini ortaya çıkaracaktır. *** Bizler, Süleyman Hüsnü Paşa'nın 93 Harbi'ne dair kaleme aldığı bu risalesinin hem orijinal nüshasını hem de Türkçeye sadeleştirilmiş halini neşrederek bir Hatırat Dizisi başlatmış bulunuyoruz. Duamız ve gayretimiz, kıymetli şahsiyetleri biraz daha yakından tanıma, üzerimizdeki haklarını bir nebze olsun ödemeye gayret etme yönündedir.