Alevilik-Bektaşilik Anadolunun İslamlaşmasında ve Türkleşmesinde büyük bir rol oynayan bir halk İslam inancıdır. Ancak XVI. yüzyıl sonrasında Alevi-Bektaşiler bazı çevreler tarafından mülhit ve zındık olarak nitelendirilmişlerdir. Günümüzde de Alevi-Bektaşilerin XIII. yüzyıl Bektaşiliğinden uzaklaşmış olmaları ve özellikle de Sünni Kuran anlayışından farklı bir söylem içinde olmaları, Alevi-Bektaşilerin Kuran ve İslamın neresinde bulunduğu, dinî kimlik ve kökenlerinin ne olduğu tartışmasını yeniden canlandırmıştır. Elinizdeki bu eser, tartışmaların gölgesinde Alevi-Bektaşilerin geleneksel Kuran tasavvurlarını, Kuranı yorumlama biçimlerini, inanç, ibadet ve âdâbla ilgili düşüncelerin Kuranî temellerini, Alevilik-Bektaşiliğin tarihte hangi inanç ekolü çizgisinde seyrettiğini, senkretik ve heterodoks bir yapılanma olup olmadığını ortaya koymaya çalışmaktadır.