En güzel meşguliyet ve en güzel şifa kaynaklarından biri de mesleğimizin icabını yapmak üzere aldığımız vazifeyi tam yapmaktır. Peygamber Efendimiz mesleğine yan bakan, işini yarım yamalak gören kimselerin âhiretten önce dünyevi azaplara, türlü bela ve musibetlere düşeceklerini ihtar buyurmuşlardır. Dünyevi cezalardan birisi de türlü üzüntülere tutulmaktır:
Kul, üzerindeki işi kusurlu yaparsa, Allah Teâlâ onu üzüntü ve kedere müptela kılar (Ahmed bin Hanbel, Müsned 6/157).
Ahmed b. Hanbelin Müsnedinde yer alan bu hadis pek çok sırları ifşa etmektedir. Bugün çok kazanan, yüksek mevkilere sahip olan kimselerin huzursuzluktan şikayetlerinin sebepleri bu hadisle açıkça dile getirilmiştir. Hepimiz bu hadis-i şerifin sırrını kendi şansımızda tecrübe edebiliriz. İşimizde, vazifemizde kusur gösterdiğimiz zaman en azından şevkimizi kaybederiz. İçine dönük, melankolik tipler için en üstün şifa kaynağı, yapacakları hareketli bir cemiyet hizmetidir. Kusursuz yapılan işlerin huzur verici atmosferi içinde daha dünyada iken cennet hayatı yaşadığımızı ruhumuzda duyduğumuz da birçok hatıralarımızla sabit olmuştur.