Çağdaş İslâm düşüncesi olarak nitelendirdiğimiz yirminci asrın son çeyreğindeki fikrî yöneliş, İslamî gelenekte yer alan kadîm tartışmalarda kendisine temeller bulsa da, aslında büyük ölçüde etkisinde kaldığı düşünce sistemi, aydınlanma sonrası teşekkül etmeye başlayan Batı düşüncesidir. Adına modernizm dediğimiz bu sistem, biri sekülerizm, diğeri rasyonalizmden oluşan iki ayak üzerinde serpilip boy atmıştır. Binaenaleyh çağdaş İslâm dünyasındaki birçok nispeten nevzuhur Kur´ân okumaları ya içerisinde bulundukları asrın belirleyiciliğinden kurtulamamakta ya da modernizmde içkin olan iki ayaklı yapıya kuvvetle sarılmaktadır. Elinizdeki eser, bu iki uç arasında gidip gelen kimi ilim adamlarının bir çözüm projesi olarak öne sürdükleri anlama yöntemlerini tarafsız bir gözle değerlendirme iddiası taşımaktadır.
(Arka Kapak)