Genelde Şiiliği tanıtan kitaplara baktığımızda alışılagelmiş bir şekilde İmamiyye Şia'sı Hz.Ali'nin
taraftarları olarak tanıtılır. Bu anlayış yanlıştır ve ümmetin icmasına terstir. Bu anlayışa göre Hz.Ali
şiiydi ve şiilerin bakış açısı ile bakıyordu. İşin gerçeğini söylemek gerekirse Hz.Ali, Şia'nın kendisi
ve çocukları hakkında inandıkları şeylerden uzaktı. Böylesi yanlış anlamaları kaldırmak için
tanımlamalara yeni bir çerçeve getirmek şart ve elzemdir. Örneğin şöyle denilebilir: Kendilerini
Hz.Ali'nin yolunda giden ve onun takipçileri olduklarını zannedenler Çünkü gerçekte bu adamlar
Hz.Ali'nin yolundan gitmiyorlar. Mü'minlerin emiri Hz.Ali, onların inandığı gibi değildir. 1 Şöyle
de denilebilir. Hz.Ali'nin taraftarı olduklarını iddia edenlerveya Rafızîler şeklinde tanımlamak
mümkündür. İlim ehlinden bazıları onları şu şekil tanımlamıştır: Rafiziler; Hz.Ali'nin şia'sına
mensup kimselerdir 2 Aslında bunların da gerçek anlamda Hz.Ali'nin peşinden giden Şiilerle ilgi
ve alakası yoktur. Bu, sadece kuru bir iddia ve Rafızîlikten öte anlam taşımayan bir şeydir. Bunlarla
ilk Şiiler arasında hiçbir bağ yoktur.