Denebilirki, bütün İslam tarihinde Ebu Hanife kadar geniş bir öğrenci halkasına sahip olan başka bir imam yoktur. O`nun binlerce öğrencisi vardı. Daha başında yani Hammad`ın ölümüyle, O`nun yerine geçtiği sıralarda, bu geniş halkayı temin için ilk adımı atmıştı. Zaten yaratılış olarak tartışma yöntemlerini çok seven Büyük İmam, hocalığının her döneminde bunu başarıyla sürdürmüş, öğrencilerinin derin saygı ve bağlılığını kazanmaştır. O`na son derece güveniyor ve girişeceği her işte başarılı ve isabetli olacağına yürekten inanıyorlardı. Ders halkası, daha ilk zamanlarda bir akademi hüviyeti kazanmaştı. Sadece ders vermiyor, eğitmiyor, öğrencilerine fıkhî kişilikte veriyordu. Bütün kararlara özgürce kendi akıl ve bilgilerine göre tartışma ve tenkit serbestisi tanıyordu. Bu da kişi hak ve özgürlüğüne verdiği değerden ileri geliyordu.