Kays'tan Mecnun'a, maddeden manaya, Leyla'dan Mevla'ya...
Leyla ve Mecnun mesnevisi bir aşk yolculuğunu anlatmaktadır. Bu aşk beşeri aşktan ilahi aşka doğru gerçekleşir. Leyla ve Mecnun aşkı bilinen beşeri aşkların ötesinde tasavvufi bir yolculuktur. Hikayede bu yolculuk vasıtasıyla kahramanlar birbirlerinin aşkında adım adım kendi tekamüllerini gerçekleştirir. Seyr ü süluk eden Mecnun ve Leyla'nın macerası anlatılırken aynı zamanda bu kahramanların iç alemlerine yolculuk da gerçekleşir. Yani kahramanların zahiri alemde ilerledikleri yol gibi batında da katettikleri ve etmeleri gereken bir mesafe söz konusudur. Kahramanların iç alemlerine yapılan yolculukta gazeller görülmesi, hissedilmesi gereken birer menzil ve kilometre taşlarıdır. Bu menzillerin her biri aşkla alınan yolda Leyla ve Mecnun'u kemale doğru ulaştıran mesafelerdir. Mesnevideki gazeller yolculuğun en fırtınalı ve etkileyici parçaları olup kahramanların ruh hallerine ışık tuttuğu gibi hikayenin bütününe de bir projeksiyon tutmaktadır. Gazeller bir sinema filmindeki aksiyon sahnelerini ve kırılma noktalarını akıllara getirir. Hasılı gazeller mesnevide bir cazibe merkezi olup sadece hikaye kahramanlarını değil, hikayenin okuyucusunu da kendine çeker.