İlm-i hadis-ki ona İlm-i Rivâyet, İlm-i Ahbâr, İlm-i Âsâr nâmını da verdikleri vardır- Resûlullâh Sallallâhu aleyhi ve sellemin Akvâl ve Efâlini bildiren ilimdir. Resul Aleyhis-salâtü ves-selâm Efendimizin Akvâlinden murâd, Kurân -yani Vahy-i Metlûv- olmayarak buyurdukları sözlerdir. Efâlinden de murâd Zât-i Seniyye-i Risâlet-Penâhîlerinden sâdır olmuş umurdur ki bunların bir takımlarına ittiba ile memûruz. Taban, yahut hâssa-i Nebevîyyeleri olmak üzere kendilerinden sâdır olmuş olup ittiba ile memûr olmadığımız umur da Efâl-i Nebevîyye cümlesindendir. İlm-i Fıkıhda bu ikinci nevi Efâl mevzû-ı bahs değilse de İlm-i hadisde mevzû-ı bahistir. Bazıları tarife Ahvâl-i Seniyye-i Risâlet-Penâhîyi de ilâve ederler.
Buna hâssatan ilmü Rivâyetil-Hadîs nâmını verirler ki Akvâl ve Efâl-i Nebevîyyeyi (Sallallâhu aleyhi ve sellem) semâ-ı muttasıl ile rivâyet ve zabt ve tahrîr eden kitaplar hep bu cümledendir, Kütüb-i Sıhâh ve Sünen ve Mesânîd ve Meâcim ve Eczâ-i Hadîsiyye ve sâire gibi.