Hayat, bir açıdan uzun bir yolculuk, bir başka açıdan tadımlık birşey. Onu anlamlı kılan şey ona ilişkin bahaneleri nasıl anladığınıza bağlı. Arzular, hırslar, istekler, takıntılar, eylemler, hayaller, rüyaler, aşklar, kavgalar ve daha bir sürü şey; hepsi bir yığın bahane. Ya ayakbağı, ya asıl varılmak istenen hedef açısından birer sebep.
Sebepleri kullanarak yüce bir amaca doğru yürüyenleri kutlamak gerek. Oynamamak için yerin darlığını bahane olarak ileri süren anlayış, hayatı amaçsız yapar. Halbuki amaçsız hayat değer açısından kaybedilmiştir. Hayatı emanet bilen zihniyet, onu gereksiz bahanelerin kucağına atmaz.
Her şeye rağmen asıl leylaya varmak için arada bahane olabilecek leylalardan vazgaçebilmek hayatımıza yapacağımız en büyük iyilik olacaktır.