Fazlullah tarafından XIV. yüzyıl İranında kurulmuş, izleri XVII. yüzyıla kadar Anadolu ve Balkanlarda takip edilebilen mistik ve felsefi bir akım olan Hurufiliğin tüm felsefesi harfler üzerine kurulmuştur. Bu açıdan bakıldığında Hurufilik İslam dünyasında, hatta dünya kültür tarihinde ayrıcalıklı ve eşsiz bir konumdadır.
Harfler Allahın ezeli ve ebedi kelamı olarak Ondan ayrılamaz. Hurufiler harflerin varlığını varlıkta müşahede ederek aslında varlıkta Allahın varlığını müşahede etmişlerdir. Dolayısıyla harfler araştırılması gereken ilahi bir zuhur olarak karşımıza çıkmaktadır. Harflerin bizzat kendilerindeki zuhurunu müşahedeleriyle de, Hurufiler aslında Allahı kendilerinde müşahede etmektedir.
Fazlullah Mehdi mi, Mesih mi, yoksa Allah mıdır?
Hurufiler öte dünyaya inanırlar mı?
Fazlullah Hz. Muhammed ve Hz. İsaya göre nasıl konumlandırılır?
Hurufilik bir din midir, İslamın bir kolu mudur?
Hurufiler Hıristiyanlıktan mı etkilenmişlerdir?
Fatih Usluerin bu çalışması bu tür soruları yanıtlayarak Hurufiliği saran giz perdesini kaldırıyor.