rfan geleneğinin XV. yüzyıldaki önemli temsilcileri arasında yer alan İbn Türke'nin Temhîdü'l-Kavâid adlı eseri mezkûr geleneği yansıtması açısından büyük bir önem taşır. Sözkonusu çalışma, halen Isfahan bölgesindeki bazı eğitim kurumlarında en çok okutulan eserler arasında yer alması sebebiyle önemli bir etkiye sahiptir. Bunun yanı sıra adı geçen eser, Meşşâîlikten İşrâkîliğe, oradan da İbn Arabî ile zirveye çıkan İrfan geleneğine ait görüşleri sergileyen bir nitelik taşır. Bu yönüyle İbn Türke'nin, mezkûr ekoller arasında sentez yapmaya çalışan bir âlim olarak İslâm düşünce tarihinde müstesna yeri vardır.
Mâveraünnehir bölgesinde yetişmiş bir aileye mensup olan İbn Türke, İran coğrafyasında meşhur olmasına karşın ülkemizde bilim çevrelerince henüz yeterince tanınmamaktadır. Bilim dünyamıza tanıtmayı amaçladığımız İbn Türke'nin görüşlerini konu alan bu çalışmanın gerek felsefe gerekse nazarî tasavvuf (irfan) alanında araştırma yapanlara ışık tutacağı ve İslâm düşüncesinin İbn Sînâ sonrası değişim çizgisini takip edebilmek açısından da bir katkı sağlayacağı ümit edilmektedir.