İnsanoğlunun imtihanları çeşitlidir. Ama belki bunlardan en zor olanı, dilimizin imtihanıdır. Dilin saadeti ile dilin sefaleti arasında derin bir uçurum vardır. Dil, sahibinin emrinde ise o takdirde ehli dil, seadette olur. Bu durumda dil, şefaatlerin ve secaatlerin aracı olur. Yok, eğer dil, nefsin ve şeytanın emri altına girmişse, işte o takdirde şenaet (iğrençlik, kötülük), denanet (alçaklık) ve sefaletin aracı olur.
Rezâili ahlak kabilinden olan dil yaraları denebilecek kötü ahlakı örneklemek gerekirse, bunlardan en önemlisi hiç şüphe yok ki, içinde yalanı, küfrü, zulmü ve daha birçok kötülüğü barındıran iftira cürmüdür. İftira, düşmanlığın ateşli silahı, kavganın kıvılcımı, helâkin ilk adımı olarak rezil bir ahlak örneğidir. İşte bu çalışmayla, ferdin ve toplumun hayatını fesada uğratan bu meş'um bela üzerine dikkatleri çekmek istiyorum.