Tüketimle ilişkimiz hiç de kolay bir ilişki değil. Sadece bencil ve sığ olmakla değil, küresel ısınmanın da sorumlusu olmakla suçlanıyor artık tüketici. Çözüm olarak ise etik tüketimden ve kemer sıkmaktan bahsediliyor. Bir yanıyla tüketiciyi savunuyor iKomünizm, kemer sıkma politikalarına karşı çıkıyor, metaların parıltısını, bu parıltının sembolü i'yi alıp komünizme transfer ediyor, fetişi meta fetişizminden ayırıyor. Ama asıl olarak komünizmi savunuyor. Kapitalizmi daha iyi işler hale getirmekten başka bir işe yaramayan çeşitli yardım, onarım, teselli biçimlerinin içini dışına çıkarıyor.
Piyasa sistemini tek gerçek olarak kabul etmeyi, liberal parlamenter demokrasiyi tek yasal hükümet şekli olarak görmeyi, metaların hayatın her alanına saldırısını, insanın geri dönülmez şekilde bencilleştiğini reddetmeliyiz. Kısacası, içinde bulunduğumuz koşulları aşabilecek ve yeni bir tür bireyin filizlenebileceği yapısal temeli oluşturabilecek potansiyele sahibiz.
Bugünün Büyük Reddedişi aşırılıklara karşı bir savaştır; sadece bireyin kendi aşırılıklarına değil aynı zamanda sermayenin metotlarına, son kapitalizmin performans prensibine, bizleri sonsuz bir uçuruma sürükleyen (bitmek bilmeyen kemer sıkmalara sebep olan) kurum ve kuruluşlara, tüketim şeklinin mantıksızlığına ve sermaye çağının dünyayı imha sürecine karşı bir savaştır.Henüz başlangıç aşamasındayız, organize edilmeyi bekleyen, hatta liderlerini arayan kıvılcımlar halindeyiz; öğrenciler ve çalışanlar, hakları ve her şeyi elinden alınmışlar, şiddete maruz kalanlar ve sömürülenler tarafından ateşlenecek küresel mücadelenin kıvılcımlarıyız.