Toplumun en küçük yapı taşının sağlam bir temele dayandırılması adına evlilik kurumu için bir ön tedbir mahiyetinde olan nişanlanma hukuken bir takım belirlemelerin yapılması gereken bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bundan dolayı özellikle günümüz İslam hukukçularının el-Ahvalu´ş-Şahsiyye adıyla ele aldıkları aile hukuku içerisinde nişanlanmaya da yer verilmektedir. Buna rağmen nişanlanmanın İslam hukuku kaynaklarında gerektiği kadar yer aldığını da söyleyemeyiz. Daha çok uygulamaya dönük olarak karşımıza çıkan bu sosyal aktiviteye hukuki açıdan duyarsız kalınamayacağı gerçeğinden hareketle bu konuyu araştırmayı uygun bulduk.
Toplumdan topluma farklılık arz eden hatta aynı toplum içinde bile bir birine uymayan uygulamalara sahip nişanlanma olgusunu sadece hukuki perspektiften ele almaya çalıştık. Özellikle Ülkemizdeki uygulamaları bakımından hukukun hiç de duyarsız kalamayacağı kadar önemli hukuki boyutu olan nişanlanma ve nişanlılık ilişkisiyle ilgili problemlere dönük çözümler üretilmediğinde toplumsal huzur açısından pek çok sakıncalı sonuç doğmaktadır. Çalışmamızda nişanlıların bu süreçte elde ettikleri hak ve sorumluluklarını, nişanın bozulmasıyla kendi leh veya aleyhlerine tezahür edebilecek durumları ortaya koymayı hedefledik.
Ferdi ve toplumsal açıdan gerek nişanlılık sürecinde gerekse nişanın evlilik dışında başka bir sebepten sona ermesi durumunda yaşanan problemlerin asgariye indirilmesine katkıda bulunacak bir çalışma yapmaya gayret gösterdik. Umarız bu gayretimizde başarılı olmuşuzdur.