Yazıldığı dönemde seviyeli bir entelektüel tartışmaya zemin hazırlamıştır. İslam Davasının siyasi bir dava olduğuna inanmayan yazarın, geçtiğimiz yüzyılın ikinci yarısında vücuda gelen uyanış ve bu uyanışın Türkiye'ye akseden çeşitli tezahürlerini ele aldığı kitabıdır. 19. yüzyılda İslam'ın ortaya koyduğu medeniyetin mağlup olduğuna, fakat temel problemin, modern hayata uygun bir hukuk sisteminin yeniden üretilememesinde yattığına dikkat çeker. İçtihat kapısının kapalı olduğu yönündeki görüşleri eleştirir. İslam'ın, kendi içinde tutarlı ve dengeli bir değerler sistemi sunduğunu, çağımızın İslam prensiplerine çok geniş bir uygulama sahası verebileceğini öne sürer. Sözü geçen uyanışın hangi hal ve şartlarda köklü ve kalıcı neticeler doğurabileceğini anlamak için mutlaka okunması gereken bir eser...