İlim bir bütündür ve sanat da bütünün parçasıdır. Bu yüzden tarihi ve toplumsal olayları kavramadan sanatı anlayamayız. Şehzâde Mustafa’nın hayatını ve türbesini anlamaya çalışmak; Osmanlı Tarihi, Klasik Osmanlı Mimarisi, minyatürler, şiirler ve mersiyeler gibi pek çok alanla bizi buluşturmaktadır. Bu çalışmanın gayesi de bu bütünlük içinde hakikati ortaya koyma gayretinden başka bir şey değildir.
Şehzâde Mustafa, Kanunî Sultan Süleyman'ın en büyük evladı olarak tahta geçmeyi bekliyordu fakat yaşanan hadiseler neticesinde 6 Ekim 1553'te Konya'da babasının emriyle öldürülmüştür. Benzer akıbete uğrayan diğer şehzadeler gibi Bursa Muradiye'ye defnedilmiş, türbesi vefatından ancak 20 sene sonra kardeşi II. Selim tarafından yaptırılmıştır. Bu türbe, tezyinât özellikleri bakımından bütünüyle 16. yüzyıl yani Klasik Dönem Osmanlı Sanatı etkisini taşısa da türbenin genel görüntüsü Muradiye Türbeleriyle bütünlük içindedir.
Şehzâde Mustafa'nın öldürülmesinin 470. sene-i devriyesine tevafuk eden bu kitabın, Şehzâde Mustafa Vakası'nı aydınlatmada bir nebze de olsa katkı sunacağını umut ve temenni ediyorum.