'İlk kez yayınlanan belgelerle...'
'Vatanında Cüda' İstiklal Şairi
İstiklal Marşımızın yazarı, Milli Mücadele'de vaazları cephelerde dağıtılan, Kurtuluş Savaşı'nı veren Meclis'te milletvekilliği yapan, Anadolu'da isyanları bastırmak için il il gezerek halkı İstiklal Savaşı'na çağıran Mehmed Akif'in, günün birinde kendi ülkesinde 'sakıncalı', 'mürteci' 'tehdit' durumuna düşürüleceğini, Safahat adlı eserinin toplatılarak imha edilmesi talimatının verileceğini kim tahmin edebilirdi ki..
Çoğu zaman tartışırız;
- Mehmed Akif Mısır'a neden gitti?
- Neden 11 yıl ülkesine dönmedi?
- Gerçekten peşine hafiyeler takıldı mı?
- Hilafet, şapka, Cumhuriyet ve yöneticileri için neler düşündü, hangi ifadeleri kullandı?.
- Daha da önemlisi, 'İslamcı/dindar' bir şair olan Mehmed Akif'e yeni rejim nasıl bakmıştı?
- Ülkede kalsaydı, İstiklal Mahkemeleri'nde yargılanır mıydı? ..
- Safahat bu ülkeye neden sokulmadı ve nasıl imha ettirildi?
- Hastalık ve yoksulluğun pençesinde kıvranan Akif'i rejim
nasıl izletmişti?
Ve daha onlarca soru..
İşte, 'İrtica 906' koduyla tutulan gizli/resmi belgeler, bu sorulara önemli ölçüde cevap veriyor. Bizzat Devlet Arşivleri'nde bulunan, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Teşkilatı ve istihbarat kaynaklarının tuttuğu belgeleri incelerken bu ülkenin İstiklal Şairi'nin vatanında nasıl 'Cüda' duruma düşürüldüğünü, tahkir ve tezyif edildiğini hayretler içerisinde göreceksiniz.