Büyük oranda kapitalizmin bir diyasporası olarak düşünülen küreselleşme sürecinde, dünyada çok sınırlı sayıdaki insan bolluk ve refah içinde yaşarken, dünya nüfusunun önemli bir kesimi en temel insani ihtiyaç-larını bile karşı-layamaz olmuş, savaş, çatışma ve şiddet olayları bölgesel olmaktan çıkıp, tüm dünya ülkelerini etkiler hale gelmiştir. Savaş ve çatışmalar açısından bazı ülkeler aktif olarak bu süreçten zarar görürken, diğerleri de muhtemel bir savaş paranoyası içinde, sürekli ve sonu olmayan bir silahlanma yarışına girişmişlerdir. Ekolojik denge alt üst olmuş, gezegenimizin hassas dengesi bozulmuş ve sonuçta dünyanın iklimi, bitki örtüsü ve canlıların yaşam tarzları ve türleri ciddi anlamda olumsuz etkilenmiştir.
Tüm bu gelişmeler neticesinde, yerküre artık bu yükü taşıyamaz olmuş, belki de tarih boyunca insanlık ilk kez, bu ciddi soruyla karşı karşıya gelmiştir: Sonunda insanlık, kendi türünün de yok olma ihtima-liyle karşılaşacağı böyle bir hayata devam mı edecek, yoksa çok geç kalmadan bir şeyler mi yapacak? İşte bu kitabın amacı da bu önemli soruya cevap aramaktır.