Asırlardır çöküntü içinde ayakta kalmaya çalışan İslam dünyası, kabahati İslamda değil de kendisinde buluyorsa, tabiidir ki İslama dönmeye herkesten önce kendisiyle başlamak durumundadır. Ama bunu hangi ilimle yapacak, gerçek İslamı nerede ve nasıl öğrenecektir.
Benim inancım, Müslümanlarımızdaki kültürün İslamla ne kadar kâbil-i telif olduğunu tesbit edebilmek için, on küsur asırdır kitabla haşir neşir olmuş bir İslam dünyasını bütün mezheb ve fırkalarıyla tanıma zaruretinin bulunduğudur.
Devirler boyu Müslüman âlimlerin yazıp bizlere bıraktıkları eserler, yok edilmişleri dışında, maalesef aydınlarımızı aydınlatmaktan uzak kalmış, bunlardan bazıları daha yenilerde istifadeye sunulabilmiş hâldedir.
Müslüman kültürü ile meşgul olanların bunları okuma vazifeleri vardır. Abd-i âcizleri de bu zaruretin şuurunda olarak, yazmaktan ziyade okumayı tercih etmişimdir. Ne var ki, insan ömrünün her düşünüleni gerçekleştirmeye yetmeyeceği vâkıası karşısında hiç olmazsa derleyebildiklerimin, ilgililere faydası olabileceği düşüncesiyle, neşrini kabullenecek duruma geldim. En azından, dedim, gençlere tedkik ihtiyacı duydukları birkaç sâhada teşvikçi olmam mümkin olur.