Geniş bir coğrafyaya yayılan her büyük devletin, hükmü altındaki yerlerden haberdar olmak
isteği belki de en başından beri yöneticilerin zihnini meşgul etmiştir. Fakat bugün anladığımız
manada bir coğrafya veya olaya bağlı olarak istihbarat toplamak son yüzyıllarda iyice kesifleşti
denebilir.
Bu eser, Osmanlı İmparatorluğu için 18. yüzyılın ortalarından itibaren Kafkasya meselesi
özelinde İmparatorluk merkezinin, uzağı kendisine yakın kılma çabasına eğiliyor.
Çalışma boyunca, Kafkasya'da Rus istilası yaşanırken İstanbul'daki yöneticiler gelişmelerden ne kadar haberdardır? Nasıl bir istihbarat ağı oluşturulmuştur? Haber ve bilgi kaynakları nelerdir? Yürütülen istihbarat faaliyetleri neticesinde ne tür bilgilere ulaşılmıştır? Ulaşılan bilgiler neticesinde nasıl tedbirler alınmıştır? gibi sorulara cevap aranmıştır.