Geleneksel İslâm anlayışı, İslâm dünyasının ondokuzuncu yüzyılda yaşadığı büyük bunalım sırasında bazı Müslüman aydınların elinde bir kurtuluş reçetesi olarak İslâmcılığa dönüştü.
Peki bu dönüşüm nasıl gerçekleşti?
Modern bir ideoloji olarak İslâmcılığın doğuşu, elinizdeki kitabın ana konusu.
Siyasî İdeoloji Olarak İslâmcılığın Doğuşu, ortaya çıkan bu modern ideolojinin nasıl, nerede ve kimler tarafından şekillendirildiğini inceliyor. Aynı zamanda, Tanzimat dönemi düşünce iklimini ve Namık Kemâl, Ali Suavi, Ziya Paşa gibi Tanzimat aydınlarını anlamak için bize geniş ve derin bir perspektif sunuyor.
Sözün kısası, Osmanlının son dönemini ve Türkiyenin yakın tarihini derinlemesine anlamak için, elinizdeki kitap başvurulması gereken bir kaynak niteliğinde.
Siyasî İdeoloji Olarak İslâmcılığın Doğuşunun ilk baskısından bugüne kadar tam yirmi yıl geçti. Yirmi yılda pek çok fikrin ve çalışmanın yenilenmesi ve ilerlemesi gerekir. Bu çalışmayla ilgili bugün öne sürebileceğim temel iddia, tezlerimin tamamının bulunduğu yerde durduğu olacaktır. Bu tezleri aşan veya yanlışlayan bir çalışma ortaya çıkmamıştır.