Yazma eserler ve arşivler bir toplumun hafızasıdır. Bu bakımdan tarihimizin ayrıntılı bir şekilde gün yüzüne çıkarılmasında, yazma eserlerin tahkikli neşri yapılmak suretiyle araştırmacılara ve okuyuculara sunulması kültür tarihimiz açısından çok önemlidir. Eski eserlerin kayıtlı olduğu kütüphanelerimizde özellikle Osmanlı devrine ait çok sayıda telif veya istinsah edilmiş eser bu şekilde tahkikli olarak neşredilmeyi beklemektedir.
Bu çalışmamızda, Muslihuddin Mustafa Efendi’nin İslam Tarihi ile ilgili yazmış olduğu Târîh-i Ahterî adlı eserinin tahkiki/edisyon kritiği yapılmıştır. Ulaşabildiğimiz dört nüsha arasında karşılaştırma yaparak metin, günümüz Arap harfleriyle yeniden dizilmiş ve nüsha farklılıkları dipnotlarda gösterilmiştir. Âyetlerin ait olduğu sureler ve numaraları tarafımızdan verilmiş, hadislerin ve kitapta geçen bilgilerin kaynakları bulunmuştur. Tahkik edilen eserin imlâsı günümüz Arapça yazım kurallarına göre standart hale getirilmiştir. Çalışmada İSNAD atıf sistemi esas alınmıştır.
Çalışmamız Arapça ve Türkçe olmak üzere iki ana bölümde toplanmıştır. Türkçe bölümü, bir giriş ve üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, Muslihuddin Mustafa Efendi’nin Hayatı; döneminin genel özellikleri ve eserleri; ikinci bölümde, Târîh-i Ahterî’nin tahkikinde/edisyon kritiğinde izlenen metot, kitabın yazma nüshaları, tahkikte takip edilen yöntem; üçüncü bölümde ise Târîh-i Ahterî’nin muhtevası, konuları, konuların işleniş tarzı ve Muslihuddin Mustafa Efendi’nin tarih anlayışı ile eserinde kullandığı kaynaklar hakkında bilgiler verilmiştir. Arapça bölümde ise eser günümüz Arap harfleriyle yazılarak Târîh-i Ahterî'nin kütüphanelerde bulabildiğimiz nüshalarla tahkiki/edisyon kritiği yapılmış ve müellifin faydalandığı kaynaklar bulunarak dipnotlarda gösterilmiştir. Eserin sonunda ise kaynakçaya yer verilmiştir.
Târîh-i Ahterî adlı bu eser, Osmanlı devri müderrislerinden Ahterî Muslihuddin Mustafa Efendi’nin (ö. 968/1560-61) 16. yüzyılda kaleme aldığı muhtasar bir siyer kitabıdır. İslâm tarih yazıcılığında, Hz. Peygamber’in hayatına dair yazılan eserlere siyer adı verilmektedir. Müslümanların Hz. Peygamber’e ve onun tebliğ ettiği dine bağlılıkları ve Resûlullah’ın örnek ve model insan olma vasfını sonraki nesillere aktarma istekleri, siyer yazıcılığının doğuşuna neden olmuştur.
Eserimizin müellifi, Ahterî mahlaslı Muslihuddin Mustafa Efendi (ö. 968/1560-61), Afyon’da doğmuş, ilköğrenimini burada tamamlamış, sonra da Kütahya’daki Haliliye Medresesinde tekmil-i nusah ederek icazet almış ve aynı medresede müderris olmuştur. XVI. yüzyılda Anadolu Beylerbeyliği’nin merkezi olan Kütahya’da, temel İslam ilimlerinin birçok dalında eserler telif etmiş çok yönlü bir İslam âlimidir. Osmanlı Devleti'nin her yönden gelişme devri olan II. Bayezid (1481-1512), Yavuz Sultan Selim (1512-1520) ve Kanûnî Sultan Süleyman (1520-1566) dönemlerinde yaşamıştır.
Müellif Muslihuddin Mustafa Efendi (Ahterî), Arap dili ve edebiyatı, fıkıh, peygamberler tarihi, hadis ve ahlak alanlarında çeşitli eserler kaleme almıştır. Bu eserini kaleme alırken tefsir, hadis, fıkıh, tasavvuf ve tarih alanında yazılmış zengin bir kaynakça kullanmıştır. Bir müderris olarak bu derece zengin kaynak kullanması, yaşadığı on altıncı yüzyıldaki âlimlerin ilmi seviyesini göstermektedir.
Hz. Muhammed’in (a.s.) hayatını konu edinen bu kıymetli eseri, Dr. Mehmet Emin Yağcı daha önce edisyon kritik (tahkik) yapmış, eserin içeriğiyle ilgili ilmi değerlendirmelerde bulunmuştu. Şimdi de yayım aşamasına getirerek bilim dünyasına tanıtma çabasındadır. Kendisini bu ilmi gayretlerinden dolayı tebrik ediyor, güzel çalışmalarının devamını diliyorum.
Prof. Dr. Hasan Hüseyin ADALIOĞLU