Sahâbe-i kirâm, Kur’ân’ı, Hz. Peygamberden ﷺ öğrenme, anlamadıkları konuları sorma gibi bir imkâna sahip olmuşlardır. Yaşayan Kur’ân Hz. Peygamber ﷺ ile beraber yaşamış ve onun sünnetine bizzat şahitlik etmişlerdir. Bu dinin temel iki kaynağı olan Kur’ân ve sünnet onların nakli ile bize kadar gelmiştir. Hz. Peygamber’in tedrisinden geçerek ondan ilim öğrenen, onun ahlakıyla ahlaklanan bu nesil, İslâm’ın yaşanabilir bir din olduğunun canlı örnekleri olmuşlardır. Dolayısıyla sahâbeyi tanımak onların bu dini anlama ve yorumlama yöntemlerini bilmek, onlardan sonra gelen nesillerin dinî konulara bakış açısındaki sıhhat ölçüsünü de belirleyici olacaktır. Hz. Peygamber ﷺ sonrasında dinin naslarını sahih bir şekilde anlama ve aktarma görevini üstlenen ashab, fıkhın diğer kaynakları olan icmâ’, kıyas, maslahat gibi delillere dair örnekleri de uygulamalı olarak gerçekleştirmişlerdir. Bu çalışma ile fıkhın en önemli delillerinden bir olan sahabe icmâ’ı teorik ve pratik açıdan ele alınmıştır. Böylece edille-i şer‘iyyeden olan icmâ’ delilinin sağlıklı bir şekilde anlaşılmasına bir nebze olsun katkı sunmak amaçlanmıştır.